banner102

Maalesef bugün yine haklı çıkmış olmanın üzüntüsü var içimizde...

Sigara Evine Dön!

Sigara kullanmıyorum. Kullananların da bir an evvel bu illetten kurtulmalarını arzu ediyorum. Kapalı alanlarda sigara içilmesinin yasaklanmasına da en çok sevinenlerdendim. Hükümetin nadir de olsa faydalı gördüğüm uygulamalarından biriydi bu. Tabii amaç, sigara kullanmayanların hakkını korumaktı. Bu noktada haklılardı, doğrusu memnun da olmuştum. Ama artık bu kanunun çıkmış olmasına sevinmiyorum, hatta üzülüyorum. “Acaba bunda da bir oyun mu var?” diye düşünmeye başladım. Biliyorum; “Yok artık, bu kadarı da fazla, olmaz öyle şey” diyeniniz olacaktır. Ama emin olun ben de çok geç farkına vardım. Doğrusu böyle bir uygulamanın çok acemice alınmış bir karar olduğunu düşünüyorum artık. Hatta “Acaba batının haince istemlerinden biri olabilir mi?” diye de düşünmüyor değilim.

Sanırım şaşkınlığınız meraka dönüşmeye başlamıştır. Haklısınız sizi daha fazla meraklandırmadan neden böyle düşünmeye başladığımı açıklayayım. Biliyorsunuz özellikle sigaraya yeni başlayan gençler, genellikle kibrit, çakmak vs. taşımazlar. Sigaralarını yakmak için de çoğu kere rastladıkları birinden ateş isterler. Onlar da ya içmekte oldukları sigarayı uzatır veya çıkarır cebinden çakmağını, karşısındakinin sigarasını yakar. Bunun neresi anormal diyeceksiniz. Evet, sigara kültüründe bu var. Doğrudur, ancak geçenlerde anormal olanına rastladım. İşte o zaman böyle bir kanun çıkarılmasının ne kadar yanlış olduğunun kanaatine vardım. Şimdiye kadar sigara yakmak için bir başkasından ateş istemenin erkekler arasında olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak bu seferki farklı. Bir genç kız, bir piyango biletçisinden ateş istiyor, o da yanan sigarasını uzatıyor. Yok yok biletçi bayan değil erkekti. Öteki ise başı kapalı bir kızcağız. Ne diyeyim, utancımdan yerin dibine geçtim vallahi.

Diğer taraftan bu kanun öncesinde de zaten erkekler, dışarıda sigara içerlerdi. Bu artık kanıksanmış bir durum. Fakat sokağın ortasında sigara içen kadın ve ya kıza pek rastlanmazdı. Rastlansa da zaten pek de hoş karşılayan olmazdı. Ama şimdi kapalı alanlarda sigara içemeyen kadınlar, kızlar; balkon altlarında, sokaklarda yoldan geçenlerin suratına duman üflüyor. İşin garibi toplumumuz bunu kanıksadı bile. Başka da çare yok gibi. Evet, bir taraftan yasaklamaya çalıştığınız sigaranın ne yazık ki böylelikle özendirici ve de yaygınlaştırıcı bir yönü ortaya çıkmış oluyor… Haydi, buyurun bunun için de bir tedbir alın bakalım.

Benim gönlüm yasaktan çok sigaranın terk edilmesinden yana. O zaman problem kökten çözülür. Aslında gerçek iktidar sahibi bir hükümet bu problemi eğitimle çözebilir. Ancak mevcut eğitim sistemiyle bu iş olmaz. Maneviyattan eksik bir eğitim sisteminden bu problemin çözümü beklenemez. O zaman sistemi değiştirmelisiniz.

Tabii böyle bir tedbir eğitim çağındakilerin ve gelecek neslin sigaradan kurtulmasına vesile olabilir. Ancak, mevcut içiciler için de bir tedbir almak lazım gelir. Mesela etin fiyatını otuz lira yapacağınıza, sigaranın paketini o fiyata çıkarsanız kıyamet mi kopar? Hiç olmazsa sigaraya para veren fakir, onun yerine et alır, çocuğuna bir paket süt götürür. Hem zarar etmez hem de kâr eder. Ha iyi düşündünüz aslında sigaraya sağlık vergisi koydunuz. Gelin bunu benzinde olduğu gibi vergilendirin. Yani benzini üçte birine mal edip, iki katıda vergi koyuyorsunuz ya, işte öyle. Sigarayı da ithal ettiğiniz fiyatın üzerine iki kat sağlık vergisi koyarsınız, o da olur.

“Sigara evine dön” derken, tabiî ki herkesin dumansız bir hayat yaşamasını istiyorum. Yok, eğer kadınlarımız, kızlarımız sigaradan vazgeçmeyeceklerse sokak yerine kapalı mekânlarda dumanlanmaya devam etsinler derim. Peki, kapalı alanlarda sigara içme yasağı tekrar kaldırılsa durum eskiye döner mi? Yani kadın ve kızlarımız sokak da sigara içmekten vaz geçer mi? Bence geçmez, ok yaydan çıktı bir kere. Ne yapsanız da kültürümüze, maneviyatımıza indirilmiş bu darbenin tahribatını gidermek, oldukça zor. Tabii yalnız erkekler içiyor olsa dahi sigara, kültürümüzün bir parçası olmamalı.

Batılıların İslam’ı tahrif etmekteki yöntemlerinden biri de Müslüman kadınları tesettürden sıyırarak, sokağa çıkarmaktı. Kim bilir bu kanun, belki de onların yaptıkları planın kendileri tarafından dahi düşünmedikleri bir parçası oldu. Evet, Lozan’ın gizli maddelerinin hala yürürlükte olduğuna böylelikle bir kez daha şahit olmuş oluyoruz.

Hükümet bir ara içki için de bir takım tedbirler almaya çalışıyordu. Âcizane önerim, sigaranın başına gelen içkinin de başına gelmesin diyorum. Yani “Bir kanun çıkartılacaksa bunun topluma ne getirip ne götüreceğinin iyice araştırılıp ondan sonra çıkartılmalıdır.” demek istiyorum.

Ne diyelim, şimdilik dilimizle düzeltmeye çalışıyoruz. Olmadı, kalben buğz ediyoruz. Ama inşallah çok yakında elimizle düzelteceğiz, bütün bu münkerleri.

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner90